Dokuzuncu yüzyılda Bağdat’ta yaşamış olan evliyânın büyüklerinden. İsmi, İbrâhim bin İsmâil el Havvâs olup, künyesi Ebû İshak’tır. Herkes tarafından medh edilmiş, tevekkül edenlerin, her işinde Allahü teâlâya güvenenlerin reisi diye anılmıştır. Havvâs “hurma yaprağından zenbil dokuyucu” demektir. Bağdatlıdır. Doğum târihi kesin olarak bilinmemektedir. 903 (H.291) senesinde Rey’de vefât etti. Büyük evliyâ Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin ilim meclislerinde ve sohbetlerinde bulunarak yükseldi. Tasavvuf yolunda büyük evliyâ oldu. İnsanlara İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlatarak, onların dünyâda ve âhirette saâdete kavuşmaları için çalıştı. Güzel ahlâkı ile pekçok kimsenin hidâyete kavuşmasına vesîle oldu. Pekçok kerâmetleri…
Read MoreKategori: İslâm Âlimleri
Baba Yusuf Sivrihisari
Anadolu’da yetişen evliyadan. Doğum tarihi bilinmemekte olup, Sivrihisarlıdır. 1512 (H. 917) senesinde İstanbul’da vefat etti. Hacı Bayram-ı Veli hazretlerinin kurduğu Bayramiyye yolunda yetişmiş, edeb sahibi ve olgun bir zat olan Baba Yusuf Sivrihisari’yi Sultan İkinci Bayezid Han, Bayezid Camiini yaptırınca, caminin açılışına davat etti. Bayezid, Camiinde kılınan ilk Cuma namazından önce tesirli bir vaz veren Baba Yusuf Sivrihisari, Sultan İkinci Bayezid Hanın iltifat ve ihsanlarına kavuştu. Bir müddet İstanbul’da kaldıktan sonra memleketine döndü. Sonra hac ibadetini yerine getirmek üzere Mekke-i mükerremeye gitti. Bir sene Mekke’de kalıp, ertesi sene Medine-i münevvereye…
Read MoreBaba Haydar Semerkandi
Evliyanın büyüklerinden. Hace Ubeydullah-ı Ahrar hazretlerinin talebesidir. Baba Haydar Semerkandi diye tanınmıştır. Doğum tarihi kesin bilinmemektedir. Semerkant’ta doğdu. 1550 (H. 957) senesinde İstanbul’da vefat etti. Küçük yaştan itibaren doğum yeri olan Semerkant’ta Ubeydullah-ı Ahrar hazretlerinin derslerine ve sohbetlerine devam eden Baba Haydar Semerkandi, tasavvuf yolunda ilerledi. İcazet (diploma) alıp, Mekke-i mükerremeye gitti. Bir müddet orada kaldıktan sonra İstanbul’a geldi. İstanbul’da Eyyub Sultan Camiinde ibadet ve taatla meşgul oldu. Halleriyle ve nasihatleriyle insanlar arasında tanındı. Zamanın padişahı Kanuni Sultan Süleyman Han, Baba Haydar Semerkandi’nin adını ve üstün hallerini işitip ona iltifat…
Read MoreKÂDI İYÂD
On birinci ve on ikinci yüzyıllarda yetişen fıkıh, tefsir ve hadis âlimi; velî. İsmi, İyâd bin Mûsâ es-Sebtî olup, künyesi Ebü’l-Fadl’dır. Kâdı İyâd diye meşhur olmuştur. Evliyânın ve Mâlikî mezhebi âlimlerinin büyüklerindendir. 1083 (H.476) senesinde Endülüs’te Sebte şehrinde doğdu. 1150 (H.544)de Merrâkeş’te vefât etti. Şehrin içinde bulunan Bâb-ı İlân denilen yerde defnedildi. Küçük yaştan îtibâren Kurtuba’da ve diğer ilim merkezlerinde birçok âlimle görüşüp sohbet etti. Kendilerinden ilim öğrendi. Ebû Ali el-Gassânî’den icâzet aldı. Fıkıh ilmini, Ebû Abdullah Muhammed bin Îsâ et-Temîmî’den öğrendi. İlim öğrenip hadîs-i şerîf rivâyet ettiği âlimlerin sayısı…
Read MoreMuhammed Mehdî
On iki imâmın sonuncusu. İsmi Muhammed bin Hasan-ı Askerî bin Ali’dir. Künyesi Ebü’l-Kâsım, lakabı Mehdî, Kâim ve Muntazır’dır. 870 (H.257) senesi Ramazan ayının yirmi üçüncü günü Samarra’da doğdu. İlim, fazîlet ve güzel ahlâk sâhibi bir zât olan Muhammed Mehdî, insanlardan uzaklaşıp, uzlete çekilince, ebdâl zümresine girdi. O zamânın kutbu Ali bin Hüseyin Bağdâdî vefât edince, İmâm-ı Muhammed Mehdî onun namazını kıldı ve onun yerine kutupluk makâmı ihsân edildi. 888 (H.275) senesinde vefât edip, Medîne-i münevverede defn olundu.
Read MoreHasan bin Ali Askerî
On iki imâmın on birincisi. İsmi Hasan olup, künyesi Ebû Muhammed’dir. İmâm-ı Ali Nakî’nin oğludur. Zekî, Hâlis ve Sirâc lakablarıyla bilinir. Samarra’da oturduğu El-Asker mahallesine izâfeten, El-Askerî nisbetiyle meşhur olmuştur. 846 (H.232)da Medîne’de doğdu. Babasının ikâmete mecbur tutulduğu Samarra’ya iki yaşındayken gelen Hasan el-Askerî orada büyüdü. Zamânının âlimlerinden ilim tahsil etti. Fars, Hint ve Türk dillerini öğrendi. Cesur, cömert, kerîm ve âlim bir zât olan Hasan bin Ali el-Askerî’nin on iki imâmın on ikincisi ve sonuncusu olan Muhammed Mehdî adında bir oğlu vardı. Abbâsî Halîfesi El-Mu’temid zamânında, 875 (H.261)te vefât…
Read MoreMuhammed Cevâd Takî
On iki imâmın dokuzuncusu. Künyesi Ebû Câfer, ismi Muhammed Cevâd bin Ali bin Mûsâ Kâzım bin Câfer-i Sâdık bin Muhammed Bâkır bin Zeynel Âbidîn bin Hüseyin bin Ali bin Ebî Tâlib’dir. İmâm-ı Takî lakabı ile meşhûrdur. 811 (H. 195) yılında, Receb ayının onunda Medîne’de doğdu. 835 (H. 220) yılında Zilhicce ayının altısında Bağdat’ta vefât etti. Kabri, dedesi Mûsâ Kâzım hazretlerinin kabrinin arkasındadır. Muhammed Cevâd “rahmetullahi aleyh”, Resûlullah efendimizin torunu olup, hazret-i Ali ile hazret-i Fâtıma’nın evlâtlarındandır. Hazret-i Hüseyin’in torunlarından olduğu için seyyiddir. Muhammed Cevâd rahmetullahi aleyh, daha küçük yaşta, büyük…
Read MoreBusayrî (Muhammed bin Abdullah es-Senhâcî)
İslâm âlimlerinin meşhûrlarından ve tasavvuf büyüklerinden. İsmi, Muhammed bin Abdullah es-Senhâcî’dir. Künyesi Ebû Abdullah, lakabı Şerefüddîn’dir. Busayrî diye meşhûr olmuştur. Aslen Mağripli olup, dedeleri Mısır’da yerleşmişti. 1211 (H.607) veya 1213 senesinde Mısır’ın Busayr şehrinde doğdu. 1295 (H. 695) senesinde İskenderiyye’de vefât etti. Kabri İskenderiyye’de sâhile yakın, kendi adıyla anılan câminin içindedir. Busayrî, Ebü’l-Abbâs-ı Mürsî hazretlerinin, o da, Ebü’l-Hasan-ı Şâzilî’nin talebesidir. Hadîs ilminde derin bir âlim olup, hattâtlıkta pek mâhir, bilhassa şiirde ifâdesi çok tatlı ve derin mânâlıydı. Dinleyenlere çok tesirli olurdu. Metânet ve mahâreti pek fazla olup, evliyâlık yolunda çok…
Read MoreSÂDEDDÎN TEFTÂZÂNÎ
İslâm âlimlerinin en büyüklerinden. İsmi, Mes’ûd bin Ömer’dir. 1322 (H. 722) senesinde Horasan’da Nesâ civârındaki Teftâzân kasabasında doğdu. 1390 (H. 792)de Semerkand’da vefât etti. İlmini Kutbüddîn Râzî ve Adûdüddîn-i Îcî’den öğrendi. Tefsir, hadis, fıkıh ve akâid bilgilerinde zamânının en büyük âlimiydi. Yüzlerce talebe yetiştirmiştir. Tîmûr Hanın hizmetinde bulunmuş ve bu Cihangir tarafından pekçok hürmet ve tâzime nâil olmuştu. Tîmûr Han ile birlikte seferlerde bulunmuş, nihâyet Tîmûr Han tarafından Semerkand’a gönderilmişti. Teftâzânî’den evvel, Moğolların İslâm beldelerine saldırıp, istilâ ederek her tarafı yakıp yıkmaları, binlerce Müslümanı ve İslâm âlimini şehit etmeleri netîcesinde…
Read MoreNESEFÎ
On üçüncü ve on dördüncü yüzyıllarda yetişmiş büyük fıkıh ve tefsir âlimi. İsmi, Abdullah bin Ahmed bin Mahmûd’dur. Künyesi Ebü’l-Berekât, lakabı Hâfızüddîn’dir. Nesefî nisbesiyle meşhur oldu. Doğum yeri ve târihi kesin olarak bilinmemektedir. 1310 (H.710) senesinde Bağdat’ta vefât etti. Ebü’l-Berekât Abdullah Nesefî, zamânının büyük âlimlerinden Şemsü’l-eimme Muhammed bin Abdüssettâr el-Kerderî, Hamîdüddîn ed-Darîr, Bedrüddîn Hâherzâde gibi zâtlardan aklî ve naklî ilimleri öğrendi. Fıkıh, usûl, tefsir, hadis ve diğer ilimlerde derin ilim sâhibi oldu. Müteahhirîn (sonra gelenler) diye isimlendirilen büyük âlimlerden olup, fıkıh ve usûlde üstâd oldu. Çok kimseler ondan fıkıh ve…
Read MoreKURTUBÎ (Muhammed bin Ahmed)
Endülüs’te yetişen meşhur tefsir âlimlerinin büyüklerinden. İsmi, Ebû Abdullah Muhammed bin Ahmed’dir. Künyesi Ebû Abdullah olup, Kurtubî diye bilinir. Doğum târihi kesin bilinmemektedir. Mâlikî mezhebi âlimlerinden olan Kurtubî, Mısır’da, Münyet-i Benî-Hasîb’de ikâmet etti ve 1272 (H.671) târihinde aynı yerde vefât etti. Kurtubî; İbn-i Revvâc, İbn-i Cümmeyzî, Ebû Abbâs Ahmed bin Ömer Kurtubî, Ebû Ali Hüseyin bin Muhammed bin Muhammed Bekrî ve başkalarının derslerini dinledi. Oğlu Şihâbüddîn Ahmed ondan rivâyette bulundu. Kurtubî, sâlih bir zâttı. İlmiyle amel eden bir âlimdi. Zühdü çok olup, dünyâya düşkün değildi. Kendisini ilgilendiren, âhirette saâdetine vesîle…
Read MoreBeşir Ağa
Osmanlılar devri Darüssaade ağalarından. 1652 (H.1062) senesinde doğdu. 1746 (H.1159) senesinde İstanbul’da vefat etti. Sarayda Yapraksız Ali Ağanın yanında yetişen Beşir Ağa, 1707 senesinde saray hazinedarı oldu. Sultan Üçüncü Ahmed’in şehzadeliği sırasında onun musahibi oldu. Sonraları Darüssaade Ağası Süleyman Ağa ile beraber 1713’te Kıbrıs’ta mecburi ikamete tabi tutularak gönderildi. Kıbrıs’tan Mısır’a, oradan da Hicaz’a gönderilerek Şeyhülharemeynlik vazifesi verildi. Bu vazifesi sırasında Mekke-i mükerremede bulunan evliyanın büyüklerinden olan Ahmed-i Yekdest hazretlerine talebe oldu. Onun sohbetlerinde bulunup feyz aldı ve tasavvufta yüksek derecelere kavuştu. 1717 senesinde İstanbul’a çağrılarak Darüssaade Ağalığına tayin edildi.…
Read Moreİmâm-ı Nevevî
Şâfiî âlimlerinin büyüklerinden. İsmi Yahyâ bin Şeref, lakabı Muhyiddîn, künyesi Ebû Zekeriyyâ’dır. 1233 (H.631) senesinin Muharrem ayında, Şam’ın güneyindeki Nevâ kasabasında doğdu. Doğduğu yere nisbetle Nevevî denmiştir. 1277 (H.676) yılının Receb ayında vefât etti. Muhyiddîn Ebû Zekeriyyâ Yahyâ’yı, babası küçük yaşta Kur’ân-ı kerîm öğrenmesi için mektebe gönderdi. Kısa zamanda Kur’ân-ı kerîm’i ezberledi. Zamânının âlimlerinden çeşitli ilimleri tahsil etti. On dokuz yaşına gelince, babası, tahsil için, Şam’daki Revâhiyye Medresesine götürdü. Önce tıp okudu, sonra tamâmiyle din ilimleri üzerinde çalıştı. Şâfiî mezhebinin temel kitaplarından olan Et-Tenbîh ile Mühezzeb’in dörtte birini, dört buçuk…
Read MoreMuhammed Pârisâ
Evliyânın büyüklerinden. Adı Muhammed bin Muhammed bin Mahmûd’dur. Lakabı Hâfız-ı Buhârî ve Pârisâ’dır. 1355 (H.756) senesinde Buhârâ’da doğdu. 1419 (H.822) senesinde Medîne-i münevverede vefât etti. Medrese tahsiline başlayıp, hadis ve fıkıh ilminde yetişerek, bu ilimlerde ihtisâs sâhibi oldu. Daha sonra, tasavvuf ilimlerine yönelip, Muhammed Behâeddîn-i Buhârî hazretlerine talebe oldu. Onun sohbetlerine devâm edip, himmet ve teveccühüne kavuştu. Böylece tasavvufta yüksek derecelere ulaştı. Zâhir ve bâtın ilimlerinde zamânının bir tânesi oldu. Pârisâ lakabını alması şöyle anlatılır: “Hocası Behâeddîn-i Buhârî’nin sohbetlerine devâm ettiği ilk günlerde, bir gün hocasının kapısına gelip, kapının eşiğinde beklerken, içeriye birisi girer.…
Read MoreHacı Ahmed Siyâhî
On dokuzuncu yüzyılda Anadolu’da yetişen evliyâdan. Nakşibendiyye’nin Hâlidiyye kolunun Kastamonu’da kurucusu oldu. Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî’nin halifelerindendir. Sa’dî tarîkatı dervişlerinden Demirci Ahmed Babanın oğludur. Siyah sarık sardığı için Siyâhî diye anılmıştır. 1777 (H. 1191) senesinde Kastamonu’da doğdu. 1874 (H. 1291) senesinde Kastamonu’da vefât etti. Kastamonu’nun Kırkçeşme Mahallesinde ve Ahmed Dede Caddesindeki evde doğan Ahmed Siyâhî, Kur’ân-ı kerîm okumayı devrin zâhid ve âbidlerinden olan Şâban Efendiden öğrendi. İlk tahsilini Mustafa Efendi namında bir zattan gördü. Amasyalı Uzun Ali Efendinin ders halkasına dâhil olup ilmini genişletti. Ulemâdan ve Nakşibendiyye yolu büyüklerinden olan Hoca…
Read MoreHacı Bektaş-ı Veli
Osmanlı Devletinin kuruluş yıllarında yaşayan evliyânın büyüklerinden. İsmi, Seyyid Muhammed bin İbrâhim Atâ olup, lakabı Hacı Bektâş’tır. Seyyid olup, nesebi (soyu) hazret-i Ali’ye dayanmaktadır. 1281 (H. 680) târihinde Horasan’ın Nişâbûr şehrinde doğdu. 1338 (H. 738) târihinde Kırşehir’e yakın bir yerde vefât etti. Vefâtı hakkında başka rivâyetler de vardır. Türbesinin bulunduğu kasabaya sonradan Hacıbektaş ismi verilmiştir. Bektâş-ı Velî küçük yaşta ilim öğrenmesi için, âilesi tarafından Ahmed Yesevî’nin halîfesi Şeyh Lokman-ı Perende’ye teslim edildi. Çocukken bir çok kerâmetleri görüldü. Lokman-ı Perende hacca gidip Arafat’ta kıbleye döndüğü sırada, bir anda karşısında Bektâş-ı Velî’yi gördü. Nişâbûr’a dönünce bu kerâmetini herkese anlattı…
Read MoreHacı Bayram-ı Veli
On dördüncü ve on beşinci yüzyıllarda Anadolu’da yetişmiş olup, Fâtih Sultan Mehmed Hanın İstanbul’u fethedeceğini müjdeleyen büyük velî. İsmi, Nûmân bin Ahmed, lakabı Hacı Bayram’dır. 1352 (H. 753) târihinde Ankara’nın Çubuk Çayı üzerinde Zülfadl (Sol-fasol) köyünde doğdu. 1429 (H. 833) târihinde Ankara’da vefât etti. Hacı Bayram-ı Velî küçük yaşta ilim tahsiline başlayıp din ve fen ilimlerinde yetişti. Ankara’da Melike Hâtun’un yaptırdığı Kara Medreseye müderris oldu. İlmi ve talebe yetiştirmekteki mahâreti ile kısa zamanda tanındı. Herkes tarafından sevilip hürmet gösterildi. Bir gün medreseye birisi gelerek; “İsmim Şücâ-i Karamânî’dir. Hocam Hamîdeddîn-i Velî’nin selâmı var. Sizi Kayseri’ye…
Read MoreMolla Miskîn
On beşinci ve on altıncı yüzyıllarda İran’da yetişmiş hadis âlimlerinden. İsmi; Muhammed Emin bin Hâc Muhammed-i Ferâhî Hirevî olup, lakabı Muînüddîn’dir. Molla Miskîn diye meşhur olmuştur. Doğum târihi belli değildir. 1547 (H.954) senesinde vefât etti. Zamânının âlimlerinden çeşitli ilimleri tahsil eden Molla Miskîn otuz bir sene müddetle hadis ilmini öğrendi. Bu zaman zarfında her Cumâ günü Herat’taki Ulu Câmide vâz edip, insanlara Allahü teâlânın emir ve yasaklarını anlattı. Bir müddet Herat’ta kâdılık yaptı. Daha sonra kendi isteğiyle bu vazîfeden ayrıldı. Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) hayâtı hakkında bir eser…
Read MoreMolla Halil Si’ridî
On sekizinci ve on dokuzuncu yüzyıllarda Doğu Anadolu’da yetişmiş olan Şâfiî mezhebinin fıkıh, tefsir, hadis âlimlerinden ve evliyâdan. İsmi, Halil bin Hüseyin Es-Si’ridî’dir. 1754 (H.1167) senesinde Bitlis yakınlarındaki Hizan’da doğdu. 1843 (H.1259) senesinde Siirt’te vefât etti. Babası Molla Hüseyin tarafından, küçük yaşta büyük âlim ve velî Erzurumlu İbrâhim Hakkı hazretlerinin huzûruna götürüldü. Onun duâ ve teveccühlerine kavuşan Halil Si’ridî, yaşadığı bölgenin âlimlerinden ilim öğrendi. En meşhur hocası Molla Mahmûd Behdînî’dir. Babasının ilminden de istifâde etti. Âlim ve velîlerin ilim meclislerinde ve sohbetlerinde bulunarak ilimde ve tasavvufî derecelerde ilerledi. Pekçok kerâmetleri…
Read MoreMolla Câmî
Din ve fen bilgilerinde âlim, velî, şâir. İsmi, Abdurrahmân bin Nizâmeddîn Ahmed, lakabı Nûreddîn’dir. Câmî ve Mevlânâ nisbetleriyle meşhûr oldu. Anadolu’da Molla Câmî diye tanındı. 1414 (H.817) senesinde İran’ın Câm kasabasında doğdu. İmâm-ı Muhammed Şeybânî hazretlerinin neslindendir. Beş yaşında Muhammed Pârisâ hazretlerinin huzûruna götürülüp, teveccühüne mazhâr oldu. İlim ve takvâ sâhibi olan babası Nizâmeddîn Ahmed, oğlunun ilim ehli olmasını istiyordu. Daha bülûğ çağına gelmeden onu Semerkand’daki Nizâmiyye Medresesine götürdü. Câmî, henüz küçük olmasına rağmen; zekâsı, meseleleri anlamaktaki fevkalâde kavrayışı ile dikkat çekti. Böylece hocaları ve arkadaşları üzerinde büyük bir tesir…
Read MoreTirmizî
Büyük hadis âlimlerinden. Kütüb-i Sitte denilen meşhur altı hadis kitabından olan Sünen-i Tirmizî adıyla meşhur hadis kitabının yazarıdır. İsmi, Muhammed bin Îsâ Tirmizî, künyesi Ebû Îsâ’dır. 824 (H.209) senesinde, Buhârâ’nın güneyinde bulunan Ceyhun Nehri kıyısındaki Tirmiz kasabasında doğdu. 893 (H.279)te Boğ şehrinde, Receb ayının on üçüncü günü Pazartesi gecesi vefât etti. Ömrünün son yıllarında gözleri görmez olmuştu. Hadis ilminde meşhur ve sika, yâni güvenilir bir âlim olduğu ittifâkla bildirilmiştir. Bu ilmi öğrenmek için seyâhatler yapmış, Hicaz, Irak, Horasan civarlarını dolaşmış, Kuteybe bin Saîd, Ebû Mus’ab, Mahmûd bin Geylan, Muhammed bin…
Read MoreAlkame bin Kays
Tabiinin, yani Peygamber efendimizin arkadaşlarını görenlerin büyüklerinden; tefsir, hadis ve fıkıh ilimlerinde büyük âlim. Künyesi, Ebu Şibl’dir. Peygamber efendimiz hayattayken doğdu fakat O’nu göremedi. 681 (H. 62)de Kufe’de vefat etti. İlimdeki üstünlüğü alimler tarafından sözbirliği ile bildirilen Alkame bin Kays, Eshab-ı kiramın büyüklerinden olan hazret-i Ebu Bekr, hazret-i Ömer, hazret-i Osman ve hazret-i Ali, hazret-i Aişe, Abdullah bin Mes’ud, Huzeyfet-ül-Yemani, Selman-ı Farisi, Halid bin Velid’i “radıyallahü anhüm” görüp onlardan ilim öğrendi ve hadis-i şerif rivayet etti. Hazret-i Ali ile birlikte 658 (H. 38)de Nihavend’de haricilere karşı savaştı. Horasan’daki savaşlara katıldı.…
Read MoreAmidi
İslam alimlerinin büyüklerinden. İsmi, Ali bin Muhammed bin Salim es-Sa’lebi’dir. Künyesi, Ebü’l-Hasan veya Ebü’l- Kasım, lakabı Seyfüddin’dir. Amidi nisbesiyle meşhur olmuştur. 1156 (H. 551) senesinde Amid’de (Diyarbakır) doğdu. 9 Kasım 1233 (4 Safer 631) senesinde Şam’da vefat etti. İlk tahsilini kendi memleketinde yaptı. Önce Kur’an-ı kerim okumayı öğrendi. Kıraat ilmini memleketindeki meşhur kıraat alimlerinden okudu. Tahsilini tamamlamak üzere Bağdat’a gitti ve Hanbeli mezhebi alimlerinden İbnü’l-Menni’den fıkıh, cedel ve münazara ilimlerini okudu. O devrin büyük hadis alimi İbn-i Şatil’in derslerini dinledi. Şafii mezhebi fıkıh alimlerinden Şeyh Ebü’l-Kasım bin Fudlan’dan Şafii mezhebi…
Read More