Abdullah bin Amr bin As

Eshab-ı kiramın büyüklerinden Amr bin As‘ın “radıyallahü anh” oğlu. Annesi Rayla binti Münebbih’tir.

Miladi 616 yılında hicretten yedi sene kadar önce Mekke’de doğdu.

684 (H. 65) tarihinde Mısır’da vefat etti ve Amr ibni As Camii yanındaki evine defnedildi.

Babasından önce iman etti. Müslüman olmadan önce ismi As idi. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, Abdullah olarak değiştirdi. Birçok seriyyede süvari olarak bulundu. Yermük Gazasına da katıldı. Bu gazada babası Amr bin As ordu kumandanlarındandı.

Abdullah bin Amr bin As “radıyallahü anh”, Peygamber efendimizin yanında devamlı bulunup, bizzat işiterek çok ilim öğrenmiştir. Peygamberimizden “sallallahü aleyhi ve sellem” işittiği her şeyi yazmak için izin istemiş ve aldığı müsaade üzerine çok hadis-i şerif yazmıştır. Yedi yüz civarında hadis-i şerif rivayet etmiştir. Resulullah’tan bizzat işiterek rivayet ettiği hadis-i şerifleri Sahife-i Sadıka adı verilen bir mecmuada (küçük kitapta) toplamıştır. Günümüze kadar müstakil olarak gelmeyen Sahife’nin büyük bir bölümü Ahmed bin Hanbel’in Müsned’inde yer almıştır.

Arapçadan başka İbranice ile Süryaniceyi de bilen Abdullah bin Amr bin As, uzun boylu, yakışıklı bir zat idi. Ziraatle meşgul olurdu. Son derece cömert olup, eline geçeni dağıtır ve herkesi memnun ederdi. Kur’an-ı kerimi tamamen ezberlemişti. Gece sabaha kadar namaz kılar, gündüzleri oruç tutardı.  Haramdan son derece sakınır, hatta mubahların çoğunu da terk ederdi. Kur’an-ı kerimi çok okurdu. Bazan gece lambayı söndürür, Allah korkusundan sabaha kadar ağlardı. Çok ağlamaktan dolayı ömrünün sonuna doğru gözleri görmez olmuştu. 684 (H. 65) tarihinde yetmiş iki yaşlarında Mısır’da vefat etti ve Amr ibni As Camii yanındaki evine defnedildi. Vefat tarihi ve yerine dair başka haberler de vardır.

Kendisinden Şuayb bin Muhammed, Said bin Müseyyib, Urve bin Zübeyr, Tavus bin Keysan, Ata, İkrime gibi alimler hadis-i şerif öğrenmişlerdir.

Hikmetli sözleri çok olup, buyururdu ki:

“Faydasız söz söylemeyiniz.”

“Hayrın en iyisi; doğru söz, kötülüğü düşünmeyen kalb ve itaat eden hanımdır. Şerlerin (kötülüklerin) de en fenası; yalan söz, fena kalb ve itaat etmeyen hanımdır.”

Abdullah bin Amr’ın rivayet ettiği (bildirdiği) hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:

İlmin azalması, alimlerin azalması ile olur. Cahil din adamları kendi görüşleri ile fetva vererek fitne çıkarırlar. İnsanları doğru yoldan saptırırlar.

Allah’a ve ahiret gününe iman eden, misafirine ikram etsin. Allah’a ve ahiret gününe inanan, komşusuna hürmet etsin.

Allah’a ve ahiret gününe iman eden, ya hayır söylesin, yahut sussun.

Küçüğümüze acımayan, büyüğümüze hürmet etmeyen bizden değildir.

Cehennem’den uzaklaşıp, Cennet’e girmek isteyen, son nefeste Kelime-i Şehadet söylesin ve kendisine yapılmasını arzu ettiği şeyleri başkasına yapsın.

Kaynak: Yeni Rehber Ansiklopedisi Cilt 1, s. 29-30

image_pdfimage_print

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*