Asaf Mehmed Paşa

Osmanlı devlet adamlarından ve şairlerinden. Sadrazam Topal Osman Paşazade Ratib Ahmed Paşanın oğludur. Doğum tarihi ve yeri bilinmemektedir. Sarayda tahsil görüp yetişti. Devrine göre tahsilini tamamladıktan sonra  kapıcıbaşı olarak memuriyete atıldı.1757 senesinde Beylerbeyi rütbesiyle Köstendil mutasarrıflığına tayin edildi.1763 senesinde Hotin Muhafızı oldu. Daha sonra orduda çalışmaya başladı. 1768’de vezirlikle Selanik Valisi oldu. Bir sene sonra da Halep valiliğine tayin edildi ve bir sene kadar görev yaptıktan sonra Vidin valiliğine getirildi. 1771’de Belgrat, 1775’te İnebahtı, 1776’da Konya, 1778’de ikinci defa Halep’te valilik yaptı. İkinci defa Halep Valisiyken aynı zamanda Bender Muhafızlığı…

Read More

Asaf Halet Çelebi

Günümüz şair ve yazarlarından. 1907’de İstanbul’da doğdu. Özel hocalardan ders aldı. Sekiz sene Galatasaray Sultanisinde okudu. Adliye Meslek Mektebini bitirerek Üsküdar Asliye Ceza Mahkemesi katibi oldu. Uzun süre Devlet Deniz Yollarında çalıştı. İ.Ü.Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümünde kitaplık memuruyken, 1958 senesinde öldü. Beylerbeyi Küplüce Mezarlığına gömüldü. Divan edebiyatı ile Fars edebiyatını çok iyi bilirdi. 18 yaşına kadar klasik edebiyatımıza uygun şiirler yazdı. 1937’den sonra batı tarzı şiir yazmaya başladı. Şiirleri üç kitapta toplandı. Şiirleri daha çok Ahmet Haşim’in şiirlerini andırıyordu. Ona göre şiir; “Kelimelerin bir araya gelmesinden hasıl olan büyük bir…

Read More

İZZET ALİ PAŞA (Kaymakam)

Sultan Üçüncü Ahmed Han devri vezirlerinden. Devrin seçkin şâir ve ediplerindendi. Doğum târihi kesin belli değildir. Vezir Damad Muhammed Paşanın oğludur. 1727 yılında Defterdar Mektupçusu, yâni Mâliye Bakanlığı Özel Kalem Müdürü tâyin edildi. Daha sonra babası gibi o da Defterdarlığa (Mâliye Bakanlığına) getirildi. 1729 yılında, görülen kabiliyet ve dirâyeti sebebiyle, vezirliğe terfi ettirildi. Sultan Ahmed Hanın vefâtından sonra, yerine geçen Sultan Birinci Mahmûd Hanın ilk Mâliye Bakanı olarak da hizmet verdi. Lâle devrinin önde gelen ilim ve irfan sâhiplerinden ve edebiyatçılarındandı. 1732 târihinde Bağdat ordusunda vazifelendirildi. Daha sonra Anadolu vâliliği…

Read More

İSHAK ÇELEBİ

Yavuz Sultan Selim Han ve Kânûnî Sultân Süleymân Han devri âlim ve şâirlerinden. 1464 veya 1465’te Üsküp’te doğdu. Babası da Üsküplü olup, Kılıççı İbrâhim Efendi adında bir sanatkârdı. İshak Çelebi devrinin usûlünce tahsil görerek mükemmel yetişip, akranlarını geçti. Kara Bâlî Efendiden mezun olduktan sonra, Edirne’de İbrâhim Paşa Medresesine müderris tâyin edildi. Sonra, Üsküp Medresesine geçti. Bir müddet sonra da Bursa’ya giderek Kaplıca Medresesinde ders verdi. Daha sonra da İznik’te Sultân Orhan Han Medresesinde ve nihâyet 1526’da Edirne’de Dârülhadîs Medresesinde vazîfelendirildi. Yâni, Hadis İlimleri Yüksek Okulunda talebe yetiştirdi. İshak Çelebi, bir…

Read More

Hersekli Ârif Hikmet

Osmanlı şâirlerinden. 1839 senesinde Hersek’in Mostar kazâsında doğdu. Babası Zülfikâr Nâfiz Paşadır. Hersek’te tahsile başladı. Dedesi ve babası ölünce Bosna’ya taşındı. Tahsil için İstanbul’a geldi. Özel hocalardan sarf, nahif, mantık, meânî, beyân dersleri aldı. Tahsilden sonra ilk olarak sadrâzamlık özel kalem müdürlüğünde vazîfe aldı. Yedi-sekiz sene çalıştıktan sonra kendi isteğiyle ayrıldı. 1868 senesinde Adliye Nezâretinde çalışmaya başladı. 1883 senesinde Erzurum Asliye Hukuk Mahkemesi reisliğine, bir müddet sonra da Bursa Bidâyet Mahkemesi reisliğine tâyin edildi. Bursa’da üç sene kalan Ârif Hikmet Bey, annesi ölünce istifâ ederek, İstanbul’a geldi. Bir müddet sonra…

Read More

Aziz Ali Efendi

Şair ve yazar. Girit’te doğdu. 1798 (H. 1213)de Berlin’de öldü. Girit Defterdar-ı Tarihçisi  Mehmed Efendinin oğludur. Tahsilini Girit’te yaptı. Babası zengin olduğu için pekçok mal miras kaldı. Bu serveti harcayıp tükettikten sonra İstanbul’a gitti. Hassa silahşörleri arasına katıldı. Valide kethüdası olan hemşerisi Yusuf Ağaya bağlandı ve onun yardımı ile Sakız Adasına muhassıl tayin edildi. Bir müddet sonra da Belgrad’a gönderildi. İki sene orada kalıp emlak satışlarına nezaret etti. Buradaki vazifesinin zor olmasına rağmen başarılı çalışma yaptı. Bu başarısı sebebiyle mir-i miranlık payesi ile Berlin’e elçi tayin edildi. İki sene çalıştıktan…

Read More

Azeri İbrahim Çelebi

On altıncı asır meşhur Osmanlı alim ve şairlerinden. Bursa’da doğdu. Doğum tarihi bilinmemektedir. Yavuz Sultan Selim Han devrinin büyük alimlerinden. Muallimzade lakabıyla meşhur Mevlana Ahmed bin Muslihiddin Efendinin küçük oğludur. 1585 (H. 993) tarihinde Hama şehri kadılığında iken Humma (sıtma)dan vefat etti. Kabri oradadır. Mesnevi şairlerinden Cinani vefatına “İntikal eyledikte tarihin, dediler; “Geçdi Azeri Çelebi.” beytiyle tarih düşürmüştür (993). İbrahim Efendi, önce fazilet sahibi olan babasından ilim öğrendi. İyi bir tahsil gördü. Daha sonra meşhur alim ve veli Şeyhülislam Ebüssü’ud Efendinin derslerine devam etti. Ona mülazim (asistan) oldu. 1576 (H.…

Read More

Avni (Yenişehirli)

On dokuzuncu yüzyıl divan şairi. 1826’da bugün Yunanistan sınırlarında kalan Yenişehir’de (Larissa) doğdu. Asıl adı Hüseyin’dir. Fenarlı Sıdkı Ebu Bekr Paşanın oğludur. Tahsil durumu hakkında bilgi yoktur. Fakat Arabi, Farisi ve Rumcayı biliyordu. Vidin valiliği sırasında Abdurrahman Sami Paşaya katiplik yaptı (1853). Daha sonra İstanbul’a geldi. Beşiktaş Mevlevihanesi Şeyhi Nazif Dede’ye damad oldu. Mustafa Nuri Paşanın Bağdat valiliği ve Irak müşirliği sırasında onunla birlikteydi. İstanbul’a döndükten sonra, bir ara Gelibolu’ya gitti. Tekrar İstanbul’a döndü. Ömrünün son zamanlarını Üsküdar Bidayet mahkemesi azası olarak geçirdi. Eşi ve oğlunun arka arkaya ölmeleri üzerine…

Read More

Atıf Efendi

On sekizinci asır meşhur Osmanlı hattat ve şairi. Kendi ismiyle meşhur kütüphanenin kurucusudur. Adı, Mustafa Atıf’tır. Sultan Birinci Mahmud Han devrinde defterdar-ı şıkk-ı evvel ve maliyeci idi. İstanbul’un Bayezid Soğanağa Mahallesinde doğdu. Doğum tarihi bilinmemektedir. Atıf Efendinin; Mehmed Emin, Ahmed ve Ömer Vahid Efendi adlarında üç oğlu vardı. Yüksek derecede devlet memurluğu yapan oğulları, Atıfzadeler diye tanınmıştır. Bu aile, Ömer Vahid Efendinin çocukları ile devam etmiştir. Atıf Efendi, zamanının meşhur alimlerinden ilim öğrenip icazet (diploma) aldı. Tahsilini tamamladıktan sonra defterdar İzzet Ali Paşa zamanında maliyecilik mesleğine girdi. Kısa zamanda kabiliyeti…

Read More

Atai (Nev’izade)

On yedinci yüzyıl Osmanlı şairi, tarihçi ve Hanefi mezhebi fıkıh alimi.  1583 senesinde İstanbul’da doğdu. Adı Ataullah olup, Nev’i diye meşhur Yahya bin Pir Ali bin Nasuh’un oğludur. Bu sebepten Nev’izade diye tanınmıştır. Atai, küçük yaşta ilim tahsiline başlayıp, ilk tahsilini babasından aldı. Sonra, Kafzade Feyzullah Efendiden ilim öğrendi. Ahizade Abdülhalim Efendiden akli ve nakli ilimleri tahsil edip, yüksek ilmi dereceye yükseldi. 1605 senesinde İstanbul Canbaziye Medresesi müderrisliğine tayin edildi. 1608 senesinde müderrislikten ayrılıp kadılık mesleğini seçti ve Lofça’ya kadı tayin edildi. 1610 senesinden sonra sıra ile; Babaeski, Varna, Rusçuk,…

Read More

Aşık Paşa

On dördüncü asrın ünlü mutasavvıf şairlerinden. 1272’de Kırşehir’de doğdu. Babası Muhlis Paşa, Osman Gazi’nin maiyetinden, âlim ve fazıl bir zat olup, Ehl-i sünnet itikadındaydı. Asıl adı Ali olup, Sultan Osman ve Orhan Gazi zamanlarında yaşadı. Din ve tasavvuf bilgilerini Kırşehirli Şeyh Süleyman Efendiden öğrendi. Devlet işlerinde ehliyet sahibi olan Aşık Paşa, bir süre Mısır’da elçi olarak bulundu. Mısır dönüşü 1333’te Kırşehir’de vefat etti. Mimari bakımdan bir şaheser olan türbesi Kırşehir’de olup, halk tarafından ziyaret edilmektedir. Orhan Gazi zamanında şöhret sahibi olmuştur. En meşhur eserlerinden olan Garibname; muhabbet, marifet, ruhun vasıfları…

Read More

Aşık Ömer

On yedinci yüzyıl halk şairlerinden. Doğum yeri ve tarihi kesin olarak bilinmemektedir. 1630 yılında doğduğu tahmin edilmektedir. Şiirlerinden birinde “Vatan-ı aslimiz Aydın ilidir.” diyen şairin bir ordu şairi olduğu ve Bursa, Varna, Bağdat, Sinop ve Kırım gibi pekçok yeri dolaştıktan sonra, ailesi ile birlikte Konya’nın Hadim ilçesine bağlı Gözleve’ye yerleştiği tahmin edilmektedir. İstanbul’da 1707 yılında vefat ettiği ve Yemiş İskelesinde bir türbeye gömüldüğü rivayet edilir. Aşık Ömer, halk şairleri arasında en çok okunan ve kendisinden sonra gelenlerin isminden çok bahsettikleri bir şairdir. Eserlerinden onun iyi bir tahsil gördüğü ve Farisi…

Read More

Aşık Çelebi

Türk şair ve bilginlerinden. Asıl adı Mehmed’dir. Soyu Peygamber efendimize “sallalllahü aleyhi ve sellem” kadar ulaşır. Büyük babası Seyyid Muhammed Natta, Emir Buhari  ile birlikte Bursa’ya gelmiş  ve burada yerleşmiştir. Sultan Bayezid kızını Emir Buhari’ye verirken, veziri Halil Paşa da kızını Seyyid Natta’ya vermiş, Ebu İshak medrese ve zaviyesini onun için yaptırmıştır. Aşık Çelebi’nin babası Seyyid Ali, babası gibi müderrislik yapmamış, tahsilini tamamlayarak, kadılıklarda bulunmuştur. Aşık Çelebi 1519 (H.926) yılında Prizen’de doğdu. Tahsilini devrin önde gelen ilim adamlarından Süruri, Taşköprüzade, Arabzade Abdülbaki Efendi, Ebüssü’ud, Emir Gisu ve Muhyiddin Fenari’nin yanında…

Read More

Aşçızade Hasan Çelebi

Osmanlı Devleti alim ve divan şairlerinden. 16. yüzyılda yaşamıştır. İsmi Hasan Çelebi olup, “Aşçızade” lakabı ile meşhurdur. Gelibolu’da doğan Aşçızade’nin, doğum tarihi belli değildir. Aşçızade, devrindeki birçok alimlerden ders alıp çeşitli ilimleri okudu. Karamani Kerez Seydi’ye talebe oldu. Daha sonra Edirne’de Sultan Bayezid Han Medresesindeyken, hocasının mu’idi (yardımcısı) oldu. Bu hizmetinden sonra sırasıyla; Gelibolu, Tokat ve İznik medreselerinde müderrislik yaptı. Bundan sonra da Edirne’de Üç Şerefeli medreselerinin birinde ve sonra Sahn-ı seman Medresesinde müderris oldu. Çok kimseler ondan ilim ve feyz alıp, çok istifade etti. Daha sonra Bursa kadılığına tayin…

Read More

Süleyman Nazif

Servet-i fünun şâiri. 1869 senesinde Diyarbakır’da doğdu. Babası şâir ve târihçi Said Paşadır. Tahsile 1874’te Maraş’ta başladı. Maraş’tan Diyarbakır’a döndüklerinde, Nazif rüştiye (ortaokul)de tahsiline devam etti. 1879’da Mardin’e babasının yanına döndüğünde, babasından dersler almaya ve bir ermeni papazından Fransızca öğrenmeye başladı. 1892 yılında babasını kaybettikten sonra, Sırrı Paşanın vâliliği sırasında Diyarbakır’da bâzı görevlerde bulundu ve 1893 yılında Meclis-i Vilâyet ikinci kâtipliği, Vilâyet Matbaası Müdürlüğü ve Vilâyet Gazetesi başyazarlığına tâyin edildi. 1869 senesinde Ermeni meselesini tetkik için Diyarbakır’a gelen Abdullah Paşanın takdirini kazanarak onun yanında terfiyle Musul’a gitti. Burada ve tekrar…

Read More

Zeki Ömer Defne

Cumhûriyet devri şâirlerinden. 1903’te Çankırı’da doğdu. İlk ve ortaokulu Çankırı’da bitirdikten sonra Ankara Orta Muallim Mektebine kaydoldu. 1920’de bu okulu bitirdi. Bir müddet ilkokul öğretmenliği yaptı. Yeterlilik imtihanını vererek Kastamonu Lisesinde Türkçe-edebiyat öğretmeni, müdür yardımcısı ve vekili olarak çalıştı. İstanbul Kabataş Lisesinde vazife yaparken İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi (1939). Kabataş Lisesinde ve Alman Lisesinde edebiyat öğretmenliğine devam etti. 1950-1969 yılları arasında Galatasaray Lisesinde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1969’da emekliye ayrıldı. 2 Aralık 1992’de İstanbul’da öldü. 1923 senesinden îtibâren şiir denemelerine başlayan Zeki Ömer Defne’nin Mûsikî…

Read More

Yenişehirli Avnî

On dokuzuncu asır divan şâirlerinden. 1826 senesinde Rumeli’de bulunan Yenişehir’de doğdu. Bekr Paşanın oğludur. Husûsî tahsil görerek yetişti. Arabî ve Fârisî öğrendi. Edebiyatla meşgul oldu. Abdurrahmân Sâmi Paşa Vidin vâlisi olunca, Avnî Beyi kâtiplik vazîfesiyle yanına aldı. Abdurrahmân Sâmi Paşa, Avnî’nin yetişmesi, ilminin artması için gereken bütün yardımı yaptı. Bilhassa Mesnevî’yi bizzat öğretti. Avnî Bey daha sonra İstanbul’a gelerek Beşiktaş Mevlevihânesi ŞeyhiNazif Dedeye intisap etti. Kızı ile evlenerek dâmâdı oldu. Bağdat ve Gelibolu’da çeşitli vazîfelerde çalıştıktan sonra, İstanbul Bidâyet Mahkemesi âzâsı oldu. 1883 senesinde Üsküdâr’da vefât etti. Kabri, Eyüb’te Bahriye…

Read More

Yahyâ Kemâl Beyatlı

Yirminci yüzyıl Türk Edebiyatının şâir ve yazarlarından. 1884’te Üsküp’te doğdu. İlk öğrenimini Üsküp’te yaptı. Selânik İdâdîsinde başladığı orta öğrenimini 1902’de geldiği İstanbul Vefâ İdâdîsinde tamamladı. İkinci Sultan Abdülhamîd Han devrinde Jön Türkler cereyânına kapılarak, 1903’te Paris’e kaçtı. Orada Meaux Kolejinde Fransızcasını ilerlettikten sonra Siyâsal Bilgiler Fakültesine girdi. Dokuz yıl kaldığı Paris’ten döndükten sonra Darüşşafaka’da târih ve edebiyat öğretmenliği, Dârülfünun’da çeşitli dersler okuttu. Bu vazifelerini sürdürürken çeşitli gazetelerde “Süleyman Sâdi” mahlasıyla makâleleri çıktı. Türk Ocağındaki konferans ve sohbetleriyle sanat, târih ve milliyetçilik üstündeki yeni fikirlerini aydın çevrelere benimsetti. Şiirlerini ilk defâ…

Read More

Vasfî

Sultan İkinci Bâyezîd devri kadı ve şâirlerinden. Doğum târihi muhtemelen 1454 olarak bilinmektedir. Serez ve Malkara kâdılıklarında bulundu. Malkara kâdısıyken 1514’te vefât etti. Hadım Ali Paşanın kâtibi olan şâir Mesihî’nin gençlik arkadaşıydı. Şiir sevgisini Mesihî’den aldı. O devirde her şâirde bulunması gereken bilgilere sâhip orta derecede bir şâirdir. Elimizde bulunan Dîvân’ında birçok güzel gazel, yer yer güzel beyitler vardır. Zamânında edebî çevrelere kendini kabul ettirmiştir. Dîvân’ına başka mecmualarda bulunan şiirleri de ilâve edilerek yayınlanmıştır.

Read More

Ziyâ Paşa

Tanzimat devri yazar, şâir ve devlet adamlarından. Esas ismi Abdülhamid Ziyâüddîn’dir. 1825’te İstanbul’da doğdu. İlk ve orta öğreniminin bir bölümünü Süleymaniye’deki Edebiye Mektebi ile Beyazıt Rüştiyesinde yaptı. Bir taraftan Arapça ve Farsça’yı öğrenirken, diğer taraftan da eline geçen dîvânları okudu. Hattâ divan şiirleri yazmaya başladı. 30 yaşına kadar Sadâret Mektûbî Kalemi memurluğunda bulundu. 1855’te Reşid Paşanın yardımı ile Mâbeyn Üçüncü Kâtibi oldu. Bu arada Fransızcayı öğrendi ve Fransızcadan eserler tercüme etmeye başladı. Fransızca ve bu sâyede elde ettiği Fransız kültürü Ziyâ Paşanın şahsiyetini değiştirdi. Sultan Abdülazîz Han devrinde Âli Paşa…

Read More

Ziyâ Osman Saba

Cumhûriyet devri şâirlerinden. İstanbul’da 1910’da doğdu. Galatasaray Lisesini 1931’de, İstanbul Hukuk Fakültesini 1936’da bitirdi. Şiirlerini lise yıllarında iken yazmaya başladı ve ilk şiiri Servet-i Fünun Dergisi’nde Ocak 1927’de çıktı. Bu dergide tanıştığı arkadaşlarıyla Yedi Meşale topluluğuna girdi. Muhasebecilik ve banka memurluğu yanında 1945-50 arasında Millî Eğitim Basımevi düzeltme şefliği yaptı. Bir süre Milliyet Gazetesi’nin edebiyat sayfasına İçtihad Dergisi’ne yazılar yazdı. Varlık Dergisi çıkmaya başlayınca, yazı ve şiirlerini burada yayınlamaya başladı. Ağaç ve Yücel dergilerinde de yazılar yazdı. 29 Ocak 1957’de İstanbul’da öldü. Ziyâ Osman, duygu ve hatıraları dile getirdiği şiirleri…

Read More

Ziyâ Gökalp

Yirminci asır Türk sosyolog, yazar ve şâiri. 1876’da Diyarbakır’da doğdu, asıl ismi Mehmed Ziyâ’dır. Önce mahalle mektebinde okudu. Diyarbakır Askerî Rüştiyesi ve Mülkiye İdâdisini bitirdikten sonra İstanbul’a geldi. Mülkiye Baytar Mekteb-i Âlisine girdi. Sultan İkinci Abdülhamîd Hanı devirmek için faaliyet gösteren gizli bir cemiyete girdiği için tevkif edildi. Daha sonra Diyarbakır’a sürüldü. Burada amcasının kızıyla evlendi. 1908’de İttihat ve Terakkinin Diyarbakır Şûbesini kurdu. 1911’de Selanik’e yerleşti. 1912’de Ergani’den meb’us seçildi. Meclisin 18 Ağustosta feshiyle bu vazifesi dört ay devam etti. 1914’te İstanbul Darü’l-Fünûnunda içtimaiyat (sosyoloji) dersleri okuttu. İstanbul’un işgâlinden sonra…

Read More

Menemenlizâde Mehmed Tâhir

Tanzimat devri şâir ve yazarlarından. 1862’de Adana’nın Karaisalı ilçesinde doğdu. Bölgede tanınmış Menemenli aşiretine mensuptur. Babası, Daire-i Celile- i Uzma Telgraf Kalemi Müdürlüğünde bulunmuş Haşim Habib Beydir. İlk tahsilini Adana Sıbyan Mektebinde yaptı. Daha sonra İstanbul’daki Soğukçeşme Askerî Rüştiyesine gitti. Bu okuldan mezun olduktan sonra Mekteb-i Mülkiyeye devam etti ve bu okulun Âlî kısmından mezun oldu (1883). Devlet memuriyetine “Surâ-yı Devlette başladı. Daha sonra Zirâat Nezâreti Tercüme Kaleminde çalıştı. Adana, İzmir, Selanik maarif müdürlüklerinde bulunan Mehmed Tâhir, 1893’te Maarif Nezâreti Mektubî Kalemi Müdürü olarak İstanbul’a döndü. Maarif Nezâretinde çeşitli vazifelerde…

Read More